Bir Gün Peygamberimiz Sabah Namazından sonra dönüp Hz. Ebubekiri sordu. Kimse Cevap vermeyince Peygamberimiz ayaga kalkıp:
<<Ebubekir nerededir?>> diye Sordular.
Arka taraftan:<<Emredersiniz. Buyurunuz Ya Resulullah, >> dedi. Onu yanlarına çağırdılar, geldi.
Peygamberimiz: << Ya Ebubekir, neredeydin, birinci rek'atta bana yetisemdinmi?>>
Hz. Ebubekir: << Ya Resulullah, birinci Safta seninle Tekbir almısdım. Elahamı okuma sırasında Abdestime Şüphe hasıl oldu. Abdest almak için dışarı çıkarken Camii kapısında bir Ses işittim. Geriye döndüm. Şiddetli bir Ses işittim. Arkama bakdigim zaman altından bir Kabin asili olduğunu gördüm. Icinde Su vardı. Su kardan beyaz, baldan daha tatli igdi. Üzerinde bir Mendil örtülmüş igdi. Mendilin üzerinde La ilahe İllallah Muhammed ün Resilallah, ebubekir Siddik yazili igdi. Mendili kaldırıp Abdest aldım. Yine Mendili Kabin üzerine örtüm. Sonra bakdim gaip oldu. Ondan sonra gelip birinci rek'atta Size yetisdim, >> dedi.
Peygamberimiz Sav. Efendimiz : << Ey Ebubekir! Sana Müjdeler olsun! Ben Namazda Kıraati tamam etiğimde Rükuya gidicekdim. O anda Dizlerim tutuldu, Sen gelinceye kadar Rükuya gidemedim. Abdest Suyunu veren Cebrail, Mendili tutan Mikail, Dizlerimi tutanda İsrafil igdi, >> buyurdular.
Ümran Abla
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder